SesliYanit.com Seslichat, seslisohbet, Mobilsohbet sitesi.
Facebook
Instagram
Twitter
YouTube
ChaseR
ChaseR
SİTE KURUCU
ßeLîNaY
ßeLîNaY
SİTE KURUCU
Online Destek
Skype
Video Chat
Uygulama İndir

💙 Gökyüzü Altında Aşk 💙

ß e L î N a Y
14 Kas Cuma 18:26
22 görüntüleme

 Gözlerindeki Işık


Belinay, hayatının en zor dönemlerinden birini yaşıyordu. Bir yanda sevgi ve umutla dolu bir kalp, diğer yanda ise derin bir boşluk vardı. Hayatındaki birçok şey yolundaydı ama bir eksiklik vardı; içindeki yalnızlık, her geçen gün daha da büyüyordu. O eksikliği bir türlü bulamıyordu. Ve sonra bir gün, Chaser ile karşılaştı.


İlk görüşmelerinde, Belinay’ın gözleri Chaser’ın mavi gözlerinde kayboldu. O gözlerde bir şey vardı; derin bir anlam, bilinmeyen bir hikâye. İçindeki boşluk bir nebze olsa da dolmuştu. Ama Chaser’ın bakışlarında, gözlerinde bir hüzün vardı. O da aynı şekilde, Belinay’ı çok iyi anlıyordu; çünkü o da bir kayıptı.


Chaser, Belinay’ın yeşil gözlerinde kaybolduğunda, dünyadan sadece ikisi kalmış gibi hissediyordu. Her bir bakış, her bir söz, ikisinin de ruhunda bir iz bırakıyordu. Ama Chaser’ın içinde bir şey vardı, söylemekten kaçındığı bir sır…


 Aralarındaki Derin Bağlantı


Zaman geçtikçe, Belinay ve Chaser arasındaki bağ giderek güçlendi. Her an birlikte olmak, birbirlerinin yanında olmak, adeta bir zorunluluk gibi hissettiler. Sözsüz bir bağla bağlıydılar. Belinay, Chaser’a hislerini açtığında, onun da duyguları olduğuna emin olmuştu. Ama bir şey vardı; bir mesafe, bir engel.


Chaser, içindeki sırrı, Belinay’a açıklayamıyordu. İşleri yolunda gitmiyordu; işiyle ilgili zorluklar, geçmişindeki karanlıklar ve çözülmemiş meseleler onu her geçen gün daha da daraltıyordu. Bir yanda Belinay’ın saf sevgisi, diğer yanda ise kendi ruhunun içine hapsolmuş bir sır vardı.


Bir akşam, birlikte deniz kenarındaki kayalara oturduklarında, Chaser ona şöyle dedi:
“Hayat bazen çok karışık oluyor, Belinay. Her şeyin yolunda olduğunu düşündüğünde, beklenmedik bir şey ortaya çıkabiliyor. Ama seninle her şey daha kolay, her şey daha güzel…”


Belinay gülümsedi ama gözlerinde bir soru işareti vardı. “Ne demek istiyorsun Chaser? Nedir seni bu kadar üzen şey?”


Chaser, ona gülümsedi ama içindeki sıkıntı gözlerinden belli oluyordu. “Bazen, bazı şeyler, karşına çıkmadan önce, insanın içini öyle bir sarar ki... anlatmak istemezsin.”


Belinay, Chaser’ın gözlerine bakarak, bir şeylerin olduğunu hissetti. Ama o an, ona her şeyi soracak gücü bulamadı. Çünkü Chaser ona karşı hep koruyucu olmuştu, ama içinde ne vardı, bunu çözmek istiyordu.


 Ayrılık ve Mesafeler


Bir süre sonra, Chaser, Belinay’a açıklayamadan bir karar aldı: başka bir şehre gitmek zorunda kalmıştı. İşiyle ilgili daha büyük sorumluluklar, çözülmesi gereken problemler vardı. Ama Belinay’a, gitme nedenini tam olarak açıklamadan ayrıldı. Ona sadece, “Bir süre uzak kalmam gerek,” demekle yetindi.


Belinay, Chaser’ın gidişinin ardından yalnızlıkla yüzleşti. Gözlerinde hüzün vardı, ama o hüzün, her geçen gün biraz daha yoğunlaşıyordu. Chaser’ın mavi gözleri ve ona söyledikleri her kelime, aklından çıkmıyordu. Geceleri, gökyüzüne bakarak, aradaki mesafeyi, eksik kalan zamanı düşündü. Onu gerçekten çok özlemişti. Ama bir şeyler vardı, bir şeyler hissetti. “Biz birbirimizin yarısıyız,” diye düşündü.


Bir gün, Belinay, hastalanmaya başladı. Küçük bir rahatsızlık, zamanla daha büyük bir soruna dönüşmüştü. Kendini yalnız hissettiği her an, Chaser’ın eksikliği daha da belirginleşiyordu. Kendi içinde büyük bir boşluk hissediyordu. Ama bir yandan da onu kaybetmek istemiyordu. Kalbinde her geçen gün daha fazla yer eden sevgiyle, onun geri dönmesini bekledi.


 Bekleyişin Zorluğu


Chaser’ın uzaklaşması, Belinay’ı derinden etkileyerek onun içsel yolculuğuna daha da derinlik kattı. Birçok kez gözlerinden yaşlar süzüldü, ama hiçbir zaman Chaser’a kırgın değildi. Onun gidişi, Belinay’ın sabrını sınayan bir testti. Her şeyin zorlu olduğu o günlerde, içindeki sevgiye tutundu. Çünkü biliyordu ki, sevgi güçlüydü. Sabır, güçlü bir kalbe sahip olmayı gerektiriyordu.


Chaser, uzaklarda, çok zor bir dönemi geçirdi. İçindeki sırrı hala taşırken, bir yandan da Belinay’ın onunla olmasını istediğini biliyordu. Ama sırrı, onun ne kadar güçlü olduğunu anlamasına engel oluyordu. Bir gün, içindeki yükle yüzleşmeye karar verdi. Belinay’a olan sevgisi, her şeyin önündeydi.


Bir gün, Chaser geri döndü. Belinay’ın yalnızlık ve sabırla geçen günlerinin ardından, Chaser’ın dönmesi her şeyin sonu değil, bir başlangıçtı. Chaser, Belinay’a sımsıkı sarıldığında, içindeki bütün hüzünler, kaygılar yok olmuştu.


“Seni seviyorum, Belinay,” dedi Chaser, gözlerinde kararlı bir ifade ile. “Ve sana söyleyemedim, ama bu sırrı sana açmalıyım. Seni kaybetmek istemiyorum. İçimde taşımaya devam edemem.”


Belinay, hafifçe gülümsedi. “Birlikte her zorluğu aşarız, Chaser. Ben buradayım. Ellerini bırakmıyorum.”


Ellerini Bırakma


Chaser ve Belinay, hayatlarına birlikte devam ettiler. Ellerini sımsıkı tutarak, her engeli birlikte aştılar. Chaser’ın mavi gözleriyle, Belinay’ın yeşil gözleri birbirine bakarak her şeyi anlattı. Gözlerinde hüzün vardı, ama bu hüzün artık bir anlam taşıyordu: birlikte olmanın gücü.


Gökyüzüne bakarak, Belinay ve Chaser, ellerindeki güçle her şeye karşı durabileceklerini biliyorlardı. Çünkü sevgi, her zorluğun üstesinden gelmelerini sağladı. Ve o günden sonra, hiçbir şey onları ayıramazdı.


Birbirlerine sarıldıklarında, aralarındaki her şey silindi. Her zorluk, her mesafe, her sırrın gölgesi ortadan kalktı. Sadece sevgi vardı.


Kavuşma


Uzun zaman sonra, gökyüzü yine onların üzerine umutla açılmıştı. Gün batımının turuncu ışıkları, Chaser’ın yüzüne vuruyordu. Belinay, onu karşısında görünce bir an nefesini tutmuştu. Kalbi deli gibi atıyordu — gözleri dolmuş, ama yüzünde kocaman bir gülümseme belirmişti.


Chaser, birkaç adım atıp Belinay’ın karşısında durdu. Mavi gözlerinde hem pişmanlık hem de sevgi vardı.
“Belinay…” dedi yavaşça, sesi titreyerek. “Sana söyleyemediklerim için… bunca zaman seni beklettiğim için… özür dilerim. İçimde bir sır vardı. Seni üzmekten korktum. Ama artık saklamak istemiyorum. Sen benim en değerli parçam, kalbimsin.”


Belinay’ın gözlerinden yaşlar süzüldü, ama bu kez hüzünden değil; kalbinde taşıdığı sevginin taşmasıydı. Yavaşça Chaser’a yaklaştı, ellerini tuttu.


“Chaser…” dedi, sesi yumuşak ama kararlıydı.
“Her zorun üstesinden birlikte geleceğiz, aşkım. Seni seviyorum. İyi günde, kötü günde, hastalıkta, sağlıkta… hep yanındayım. Ellerini asla bırakmayacağım.”


Chaser, onun gözlerinin içine baktı. Yeşil gözlerinde bir yaşam, bir umut ışığı vardı. O an, Chaser içindeki tüm karanlığın dağıldığını hissetti. Gözlerinden yaşlar süzüldü. Belinay’ın elini daha sıkı tuttu.


“Sen… sen benim mucizemsin,” dedi kısık bir sesle. “Sana dokunduğumda tüm dünyam yeniden şekilleniyor. Sen olmasan, ben eksik kalırdım.”


Belinay, gülümseyerek başını onun göğsüne yasladı. Kalp atışlarını dinledi — her vuruş, sevginin sesi gibiydi. Gökyüzü, o an tüm ihtişamıyla parladı. Yıldızlar, onların üzerine serpilmiş umut taneleri gibi ışıldıyordu.


O an, her şey anlamını buldu. Artık sırlar yoktu, uzaklık yoktu, korku yoktu.
Sadece iki kalp, birbirine kenetlenmiş iki ruh vardı.


Aşkın Gücü


Chaser ve Belinay, hayatlarının kalan her anını birlikte yaşadılar. Fırtınalarla, sessizliklerle, hastalıklarla, umutla… ama hep el ele. Her zorlukta birbirlerine sarıldılar, her düşüşte birbirlerini kaldırdılar.


Gökyüzü onların aşkına şahitti.
Maviyle yeşilin buluştuğu yerde, sevgiyle yoğrulmuş iki kalp, sonsuza kadar bir arada kaldı.


Çünkü aşk, en karanlık gecede bile gökyüzünü aydınlatır.
Ve Belinay ile Chaser, artık sonsuza kadar o ışığın içinde yaşayacaklardı.


Yeni Bir Başlangıç


Sabah güneşi, okyanusun uçsuz bucaksız maviliğinden yavaşça yükselirken, Belinay ve Chaser, birlikte yürüyordu. Adımlarını aynı anda atıyor, birbirlerine sıkıca tutunuyorlardı. Birbirlerinin ellerinde, hayatın onlara sunabileceği en değerli şeyi, birbirlerinin sevgisini hissediyorlardı.


Chaser, Belinay’a bakarak gülümsedi. Gözlerinde sevgi, huzur ve bir yola başlama kararlılığı vardı. Belinay ise ona öyle bir bakıyordu ki, sanki tüm evren sadece onların etrafında dönüyordu. Birbirlerini bulmuşlardı, hem de bütün zorlukların, ayrılıkların ve sabrın sonunda.


“Günaydın, Belinay,” dedi Chaser, sesi hafif ama içinde tüm duygusunu barındırarak.
“Yeni bir başlangıç, seninle…”


Belinay gülümsedi, gözlerinde parlayan umutla ona doğru adım attı.
“Her günün yeni bir başlangıç olması dileğiyle…” dedi, ve gözlerinde ışıl ışıl bir sevgi parıldıyordu. “Beraber yürüdüğümüz her yol, en güzel yol olacak.”


İkisi de denizin kenarına geldiler. Ayakları, yumuşak kumda izler bırakırken, rüzgar saçlarını savuruyor, güneşin ilk ışıkları ise onları sarıp sarmalıyordu. Gözlerinde hüzün yoktu, çünkü her şeyin üstesinden gelmişlerdi. Birlikte geçirdikleri o zor zamanlar, onları daha güçlü kılmıştı. Ama şimdi, her şey farklıydı. Birbirlerinin ellerini sımsıkı tutarak, hayatlarının yolunu arıyorlardı.Belinay, Chaser’a döndü.


“Hayat bana her zaman zor geldi, ama seni bulduğumda her şeyin bir anlamı olduğunu fark ettim. Zorlukları seninle aşmak, seni her haliyle seviyorum…”


Chaser, Belinay’ın yüzüne baktı. Mavi gözlerinde ona olan derin sevgisi, sonsuz bir deniz gibi huzur vericiydi.
“Seninle olmak, her şeyin anlam kazanması demek. Seninle, her şeyin en güzel hâlini yaşıyorum. Hayatımın en doğru kararını verdim, seni seviyorum, Belinay.”


Birbirlerine sarıldılar. O an, ne geçmişin acıları, ne de geleceğin belirsizlikleri vardı. Sadece şimdi, sadece birbirleri vardı. Gözlerinden süzülen birkaç damla yaş, mutlulukla karışmıştı. Her ikisi de, yıllarca bekledikleri o anı yaşamışlardı.


Chaser, Belinay’ı derin bir öpücükle öptü. İkisi de birbirlerinin gözlerinde kayboldu. Gözlerinden çıkan o sevgi, onları dünyadaki her şeyden daha güçlü kılıyordu. Hiçbir şey onları ayıramazdı. Çünkü kalpleri birbirine sımsıkı bağlıydı.


“Birlikte, her şeyin üstesinden geleceğiz, Belinay,” dedi Chaser, başını onun omzuna yaslarken.
“Aşkımız her şeyi aşacak.”


Ve o an, Belinay ve Chaser, birbirlerine olan sevgilerini ve umutlarını yeniden keşfederek, hayatlarının yeni bir sayfasına başladılar. Artık geçmişin gölgeleri arkalarındaydı ve her yeni adım, birbirleriyle paylaştıkları o sonsuz aşkı daha da derinleştiriyordu.


Gün yükseldi, ışık her yeri sararken, Belinay ve Chaser denizin sesiyle birlikte, birbirlerine sımsıkı sarıldılar. Her bir dalga gibi, aşklarındaki sevgi de büyüdü, her zaman daha güçlü, her zaman daha derin oldu. Gökyüzü onlar için en parlak haliyle açtı ve yolculukları, birbirlerinin kalbinde sonsuza kadar devam etti.Ve onlar, mutlu, sağlıklı ve huzurlu bir hayat sürmeye devam ettiler.


Ve onlar, birlikte huzur içinde, mutlu ve sağlıklı bir hayat sürdüler. 


                                      💙 ßeLîNaY 💙 ChaseR  💙

Etiketler:

📝 Yorum Yap